Bir makalemizden daha herkese selamlar, bugün sizlerle
beraber Anadolu’nun tarihi açıdan değerli olmasının sebeplerine, seyahatlerde
tur ve gezi rehberlerinin önemlerine, toplulukların zamanla Anadolu’ya göç
etmesini ve bunun sonuçlarını inceleyeceğiz. Şimdiden iyi okumalar dilemekle
beraber sizlere tavsiyem bu makaleden sonra ani antik kenti'nde görülebilecek yerler makalemi
de okumanızdır, bu sayede bana destek olabilirsiniz.
Öncelikle şunun bilmekte yarar var ki Anadolu’nun değerli
olmasının en başlıca sebebi coğrafi konumudur. Batıda Avrupa, doğuda Asya,
güneyde de Ortadoğu ile üç kıtaya komşu olan bu bölge oldukça merkezi bir bölge
olmasından mütevellit olarak askerî açıdan da oldukça önemli bir bölgedir ki
tarih boyunca çeşitli topluluklarca birçok kez işgal girişimlerine maruz kalmış
olmasından bunun anlayabilirsiniz.
Bu coğrafi konumun bir özelliği de üç kıtadan sürekli olarak
alınan göçlerdir. Bu üç kıtada bulunan farklı farklı toplulukların birbirinden
tamamen farklı kültür, ahlak gibi yapısal özellikleri bazen bir arada
yaşamaları konusunda sıkıntı çıkardığından dolayı doğal olarak yetkili
makamların bu topluluklar için herkesin kabul edebileceği genel bir nizami yasa
yaratmasını beklerken maalesef ki durum bunun tam tersi bir şekilde
gözlerimizin önüne serilmektedir.
Ayrıca eğer ki yakın zamanda bir seyahat planınız varsa
sizlere tavsiyem bunun bir gezi rehberi öncülüğünde gerçekleştirmenizdir. Hem
bu sayede gezip gördüğünüz yerlerin tarihini ve önemini daha iyi anlayacak ve
yine aynı zamanda geziniz sırasında rehberin tecrübesi sayesinde
yeme-içme-barınma gibi temel ihtiyaçlarınızı karşılamak için saatlerce uygun
bir konum aramakla da uğraşmak zorunda kalmayacaksınız. Sizlere profesyonel
gezi ve tur rehberi olan Bilal Çağatay Erentürk’ü tavsiye edeceğim. Kendisine 0533 517 98 59 bu telefon numarasından ulaşmanız
mümkündür. Ayrıca onun hakkında internetten daha detaylı bilgi edinmek
isterseniz onu ani gezi rehberi gibi başlıklarda görmeniz mümkündür.
Özellikle Bizans İmparatorluğu’nun bu topraklarda hüküm
sürdüğü dönemlerde halk maalesef ki hiç önemsenmemiş ve ağır hayat şartları
altında bırakılmıştır. İşin en kötü yanıysa bazı olaylar vardır ki akıllara
zarar. Örneğin Bizans İmparatorluğu’nun yaptığı Ermeni katliamı gibi.
Halk doğal olarak bu ve bunun gibi olaylar yüzünden zamanla
devletten tam manasıyla nefret etmiştir. İşin ilginç yanı bu olay Türklerin
Anadolu’ya girişinin toplumsal yönünü oldukça kolay kılmıştır. Sonuçta
devletten hiçbir suretle iyilik göremeyen bir halk neden devleti savunsun ki.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder